Büyük Selçuklu Devleti ya da Büyük Selçuklu İmparatorluğu(1040-1157) [Selçuklu Türklerinin kurduğu ilk devlettir.
Selçuklular tarafından kurulan diğer devletler Kirman Selçuklu Devleti, Horasan Selçuklu Devleti, Irak Selçuklu Devleti, Suriye Selçuklu Devleti ve Anadolu Selçuklu Devleti'dir. 1040-1157yılları arasında hüküm süren Büyük Selçuklular, en güçlü oldukları dönemde Harezm, Horasan, İran, Irak, Suriye, Arap Yarımadası ve Anadolu'nun büyük kısmına egemen olmuş bir Türk devletidir. Kapladıkları alan doğuda Balkaş ve Issık Gölleri, Tarım Havzası; batıda Ege ve Akdeniz sahilleri, kuzeyde Aral Gölü, Hazar Denizi, Kafkasya, Karadeniz; güneyde Arabistan dahil Umman Denizi'ne kadar ulaşıyordu (10.000.000 km2).
Bugünkü ‘Türk Kültürü’ dediğimiz başlı başına büyük bir sanatı Anadolu’da ilk defa kuran Selçuklular olmuştur. Anadolu Selçukluları (1077-1308) önce İznik sonra da Konya şehirlerini başkent olarak kabul etmişlerdir.
Selçuklular kendilerine özgü bir sanat oluştururken, hem eski atalarının Orta Asya kültüründen (Uygur, Çin, Moğol) hem de çevrelerindeki kültürlerden (İran, Abbasi, Sasani, Gazne , Ermeni, Bizans) kaçınılmaz olarak etkilendiler. Anadolu Selçuklu sanatı bu zengin kültür ve sanat ortamının etkilerini, geleneklerini bir sentez olarak İslam mistisizmi ile harmanlayarak yeni bir yorumla sunmuştur.
Eski Orta Asya Türk sanatından kalma -İslamiyet öncesi - Şamanist öğeleri de beraberlerinde getiren Selçuklular bu öğeleri oluşturdukları sanat eserlerinde ve mimari eserlerde özgün olarak kullandılar. Bu öğelerin en belirgin olanları: hayat ağacı, tavus, aslan, kartal, çift başlı kartal gibi güç ve hükümranlık sembolleri; yol gösteren kartal, yırtıcı hayvanlar ve bunların boğuşma sahneleri; şamana yer altı ve gökler arası yolculukta eşlik eden ruhu simgeleyen kuşlar; güneş sembolü aslan; savaşçıları, avcıları, saray ve saray soylularını koruyan sfenks, grifon, siren, ejder, çift başlı kartal gibi efsanevi yaratıklar; elde tutulan kadeh ve bitki gibi ebedi hayat sembolleridir. Bu öğelerin bir kısmı da fiziksel özelliklere dayanır: bağdaş kurarak oturan kaftanlı insanlar, uzun saçlar,’börk’ tarzı Orta Asya’ya özgü başlıklar, dilimli taçlar, Moğol tipi yuvarlak yüzler, atların Orta Asya geleneklerine uygun olarak örülmüş kuyrukları gibi. Doğan Kuban’ın da (s.402) belirttiği gibi, ‘Bozkır kültürü, İslam ülkelerinde yeni etkilerle harmanlanarak daha zenginleşen bir figürlü konu programını geliştirir’. Sarayla ilgili av ve eğlenceleri, polo ve cirit gibi oyunlar, çalgı, raks, içki alemleri, tahtta oturan sultan ve gözdesi, saray hizmetkarları; gezegen-burç tasvirleri, destanlardan, masallardan, ünlü aşıklardan ilham alan konular bir önceki öğelerle harmanlanıp, zenginleşerek seramik, maden, cam, halı sanatlarında ve mimaride (çini, ahşap, alçı, taş eserlerde) hayat bulmuştur.